1966 yılında Serge D’Elia, James Van Doren, Paul Van Doren ve Gordon Lee tarafından Kaliforniya’da kurulan markanın amacı, kaykay ve sörf yapanlara özel ayakkabılar üretmekti. Ayakkabıların tabanlarını dönem ayakkabılarından iki kat kadar daha kalın üreten Vans, bu değişik tasarım anlayışıyla ilgi çekti. Ancak marka, 1980’li yıllarda futbol ve beyzbol ayakkabıları üretmeye başlayınca aynı ilgiyi yakalayamadı. Sadece sörf ve kaykay ayakkabıları üzerinden konumlandırılması sebebiyle müşteri kitlesi farklı bir tasarımı kabullenmekte zorlanmıştı. 1984 yılında iflasa zorlandı ve dört yıl sonra McCown DeLeeuw adlı şirket Vans’ı satın alıp 1991 yılında halka açtı. Böylece Vans’in asıl yükselişi de başlamış oldu.
Kültleşmiş Tasarımlara Modern Dokunuş
90’lı yıllarda Vans yine kaykay ayakkabılarına yöneldi. Ancak markanın yaratıcı ekipleri artık bir sıçrama yapmanın zamanının geldiğini düşünüyordu. Bu noktada yeni tasarımların riskli bir adım olabileceğini düşünen marka, eski ve artık kültleşmiş tasarımlarına ufak dokunuşlarla yeni görünümler kazandırma yoluna gitti. Böylece markanın çizgisini bozmayıp dönemin de ruhunu yakalayacaktı. Öyle de oldu. Kısa zamanda Vans tasarımları her zamankinden daha çok tercih edilmeye ve sokakları renklendirmeye başladı.
Yola çıktığı günden bu yana herhangi bir ayakkabı tasarımı değil, bir yaşam tarzı yaratmayı hedefleyen Vans tasarımlarına Beymen.com’dan sahip olabilir; sokağın sesine kulak vererek stilinizle dikkatleri çekebilirsiniz.
Sokak Stilinin Olmazsa Olmazı
Şu an “The Authentic” olarak bilinen Vans’in ilk ayakkabı modeli, tasarlandığında bir tekne ayakkabısı olarak düşünülüyordu. Tabanlarının daha kalın olmasını ve dayanıklılığını fark eden kaykaycılar ise zamanla ayakkabıyı sahiplendi. Kaykayın 70’li yıllarda en parlayan sporlardan biri olması, Vans’i harekete geçirdi; Jerry Valdez, Tony Alva ve Stacy Peralta gibi kaykaycılar ile anlaşmalar yaptı. Bu yıldızlara ücretsiz Vans’ler verilerek ayakkabının daha tanınır ve bilinir olması sağlandı. Kendi kimliğini asla unutmamanın bilincinde olan Vans, iş birlikleri ile de gücünü kanıtlamış oldu.
Ünlü kaykaycılar Stacy Peralta ve Tony Alva ile birlikte “Era” modelini tasarlayan Vans, kenarları geniş ve bileği koruyucu bu modeliyle çok kısa bir sürede kaykaycıların favori ayakkabısı haline geldi. Günümüzde hala bu durum devam ediyor; kaykay parklarında hala ağırlıklı olarak Vans ayakkabılar göze çarpıyor.
Markanın caz çizgisini ilk defa kullandığı modellerden biri olan “The Old Skool” ise 1977 yılında ortaya çıktı. Farklı renk seçeneklerine de sahip bu model, çıktığı günden bu yana oldukça popüler. Ancak altın çağını tam da şu günlerde yaşadığını söylemek mümkün. Hazır slip-on modelleri tekrar yükselişe geçmişken, farklı renk seçeneklerine sahip Vans old skool’lar da sokaklarda sıkça karşımıza çıkıyor.
“instagrammer” Ayakkabılar
Vans’in son zamanlarda adeta atağa geçmesinin nedenlerinden biri de sosyal medyadaki popülaritesi. Influencer’ların da etkisiyle her geçen gün sosyal medyadaki görünürlüğünü artırıyor. Özellikle “The Old Skool” modelinin tekrardan yükselişe geçmesi tam da bu sayede oldu. Vans’ın Türkiye’de en çok satan modellerinden biri olan bu ayakkabılar, farklı renk ve doku seçenekleriyle her kombine uyum sağlayarak ayakkabılıkların anahtar parçalarından biri haline geldi.
Ayakkabı tasarımlarının yanı sıra Vans çantalar da son zamanlarda oldukça popüler. Özellikle markanın sırt çantaları, spor stile sahip kadın ve erkeklerce sıkça tercih ediliyor. Düz renk seçeneklerinin yanı sıra kareli modelleriyle de dikkat çeken bu çantalar her geçen sezon sokak stilindeki yerini biraz daha sağlamlaştırıyor.
Vans’in özgür ruhlu ve özgün tasarımlarına Beymen.com ayrıcalıklarından faydalanarak sahip olabilirsiniz.
Devamını Gizle